• Nombre de visites :
  • 925
  • 7/2/2009
  • Date :

İsrail savaş suçu işledi

filistin

        Ortadoğu kasabı Bush ve Gazze canisi Olmert, insanlığın onuru için "Savaş Suçlusu" olarak uluslararası mahkemeye çıkarılsın!

        Onlar daha süt emen bebeleri, okula giden çocukları, yavrusunu kurtarmak için kendini siper eden anneleri, hastane yatağındaki hastaları katleden tarihin en büyük canileri. Devletlerin ve BM'nin korkudan sesini çıkaramadığı ABD'li ve İsrailli terörist başkanlara karşı dünya halkları ayakta. 2 milyon Iraklının ve Afgan'ın katili Bush ile binlerce Filistinlinin katili Olmert yargılanana kadar susmayalım!

       ABD Başkanı Gerge Bush'un, Irak ve Afganistan'a yalan gerekçelerle saldırarak milyonları katletmesini örnek alan soykırımcı İsrail'in terörist devlet başkanı Olmert de Gazze'de 1300 sivil Filistinli'yi şehit etti, binlercesini de yargıladı. ABD eski Başkanı Bush, İngiltere eski Başbakanı Tony Blair, İsrail Devlet Başkanı Olmert ve Dışişleri Bakanı Livni'nin kurulacak uluslar arası bir mahkemede savaş suçlusu olarak yargılanması isteniyor.

        İnsanlığın onurunu çiğneyen, kadın ve çocukları ellerindeki beyaz bayraklara rağmen gözlerini kırpmadan katleden bu devlet başkanlarının 1 numaralı terörist olarak Sırp caniler Miloseviç ve Karadziç gibi uluslarası bir mahkemede savaş suçu işledikleri için yargılanması gerekiyor.

       Bağımsız mahkemece yargılansınlar

       Soykırımcı terör devleti İsrail, Bush'un iktidarda olduğu dönemde en rahat yıllarını yaşadı denilebilir. İsrail 2006 yılında Lübnan'a bir ay boyunca bomba yağdırdı ve çoğu sivil 1200 Lübnanlıyı katletti. İsrail 2008'i 2009'a bağlayan günlerde de Bush'un başkanlığı devredeceği güne kadar Gazze'ye ölüm yağdırdı ve 1300 Filistinliyi şehit etti. Bu katliam karşılığında gerek yaptığı Hamas'ı suçlayıcı açıklamalar ve gerek BM Genel Kurulu'ndaki sınırsız desteği ile İsrail'in hamiliğine soyunan yine ABD oldu.

       BM Güvenlik Konseyi kararlarını tamamen hiçe sayan, yok kabul eden, uygulamayan İsrail'in BM'nin kapısından içeri bile girmemesini isteyen hukukçular ve uzmanlar, oluşturulacak tarafsız bir uluslararası mahkemede Bush ve Olmert'in yargılanması isteniyor. 

          Baş suçlu Bush!

          11 Eylül'de İkiz Kulelere yapılan saldırıdan çok kısa bir süre sonra Bush liderliğinde ABD Afganistan'a karşı büyük bir intikam işgaline girişti. Aylarca Afganistan'ı bombalayan ABD ordusu da İsrail gibi misket bombaları kullanıldı. 20 bine yakın Afgan sivili öldüren ABD, 7 yıldır bu ülkeyi işgalini sürdürüyor. NATO ise ABD işgalinin taşeronu gibi Afganistan'da savaşmaya devam ediyor. Irak işgalinin kanlı bilançosu çok daha ağır. Beş buçuk yılda Irak'ta işgalin sonucu olarak yaklaşık 2 milyon kişi hayatını kaybetti. Öldürülen 2 milyon Iraklının önemli bölümünü çocuklar, kadınlar ve yaşlılar oluşturuyor. Ebu Garip ve Guantanamo ise tüm dünyada insanları utanç içinde bırakan işkence görüntüleriyle, Bush'un Irak işgalinin iç yüzünün açığa çıkartan bir simge haline geldi. İsrail'in 27 Aralık'ta Gazze'ye yönelik başlatmış olduğu acımasız saldırılarla birlikte bütün dünyada halklar ve sivil hareketler, savaş suçu işleyen, silahsız sivilleri soykırıma tabi tutan terör devleti İsrail'e karşı sokaklara döküldü.

          Katiller yargılanana kadar...

         İsrail tarafından Filistin halkına yönelik olarak Gazze'de gerçekleştirilen katliam ve insanlık dışı eylemlerin savaş suçları kapsamında değerlendirilmesi; bu sebeple bir savaş suçları mahkemesi oluşturularak İsrail Devleti yöneticileri ve İsrail Ordusu üst düzey komutanlarının savaş suçlusu sıfatıyla yargılanması için dünyanın birçok ülkesinden Birleşmiş Milletler'e başvurular yapıldı. Ancak Uluslar arası Savaş Suçları Mahkemesi'ni ve bu konudaki anlaşmaları kabul etmeyen ABD ve İsrail, dolayısıyla fütürsuzca katliamlarını sürdürüyor. Ancak, dünya kamuoyunun sürekli bu konuyu gündeme getirmesi ve eylemlerini sürdürmesi halinde, İsrail ve ABD'nin en azından bundan sonra pervasızca katliamlar yapamayacağı ve Bush ile Olmert'in rahatsızlık veren bir emeklilik süreci yaşamasının sağlanabileceğini unutmayalım. Milyonlarca insanın kanı ellerine bulaşan ABd eski Başkanı Bush ile binlerce Filistinlinin katili Olmert'in en azından hayatlarının bundan sonraki dönemlerinde insanlığın ortak vicdanı karşısında mahkum olduklarını bilmeleri için, her platformda savaş suçu işlediklerini gündeme getirmek gerekiyor.

        BM ve Uluslararası Af Örgütü:

        İsrail savaş suçu işledi

       BM insan hakları özel raportörü Richard Falk, İsrail'in Gazze harekatında savaş suçu işlediğine dair göstergeler bulunduğunu söyledi. Batı Şeria ve Gazze özel raportörü Falk, saldırıda sivillerin çektiği ruhsal ızdırap çok büyük olduğu için tüm Gazze halkının zayiat olarak görülebileceğini belirtti. İsrail'in Gazze'de yaptıklarının uluslararası insan hakları hukukunu ihlal ettiği yönünde göstergeler bulunduğunu kaydeden Falk, bağımsız soruşturma yapılmasını istedi.İsrail'in sivillerin saldırıdan kaçması için hiçbir çaba göstermediğini belirten Falk, "Halkı savaş bölgesine kapamak, Varşova Gettosu'nun kötü hatıralarını canlandırıyor" diye konuştu. İsrail'in Gazze saldırısını meşru savunma amacıyla başlattığı iddiasını reddeden Falk, "BM Sözleşmesi ve uluslararası hukuk İsrail'e meşru savunma iddiası için yasal zemin sağlamıyor" dedi. Uluslararası Af Örgütü de İsrail'in sivillerin yaşadığı bölgelerde beyaz fosfor bombası kullandığını belirterek, yasak olan bombaları kullandığı için İsrail'in savaş suçu işlediğini kaydetmişti. İsrailli insan hakları örgütleri dahi bunu doğrulayarak, Olmert, Livni ve Barak'ın yargılanması için imza kampanyası başlatmıştı.

          İsrail'in işlemediği savaş suçu kalmamış!

       Uluslararası Ceza Mahkemesi, Lahey yönetmelikleri ve Cenevre Sözleşmeleri´nin protokollerinde uluslararası örf ve adet hukukunda tanımlanmış savaş suçu ihlallerinin bazıları şunlar:

- Doğrudan sivil nüfusa, sivil eşyalarına, insani yardıma ya da barış koruyucu misyonlara ve tüm sivil hedeflere yönelik saldırılar.

- Kızılhaç ve Kızılay amblemlerini taşıyan binalara, malzemelere, tıp birimlerine, ulaşım araçlarına ve kişilere karşı saldırılar.

-Askeri hedef olmayan din, eğitim, sanat, bilim ya da hayır amaçlarıyla kullanılan binalara, tarihi anıtlara ve hastanelere saldırılar;

- Teslim olmuş askerleri öldürmek ya da yaralamak; uzuv keserek fiziksel olarak sakat bırakmak.

- Kişinin onuruna yönelik saldırı, özellikle de onur kırıcı ve aşağılayıcı muamele.

- Zehir ya da zehirli silahlar, belirli gazları, vücutta parçalanan kurşunları ve yapılacak bir değişiklikle tüzüğe eklenecek diğer silahlar gibi yasaklanmış silahları kullanmak.

-Sivilleri kasten aç bırakmak.

- İşgalciler tarafından işgal ettikleri topraklara kendi sivil nüfuslarının dolaylı olarak ya da doğrudan transferi ya da işgal edilen toprakların nüfusunun tamamının veya bir parçasının sınır dışı edilmesi ya da transferi.

Kaynak: Milli Gazete

 

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)