• Nombre de visites :
  • 7383
  • 31/3/2008
  • Date :

  EŞ SEÇİMİ

EŞ SEÇİMİ

    İnsanların geleceği ile ilgili olan eş seçimi gibi önemli bir aşamanın, sıhhatli bir şekilde aşılması için, İslâm dini diğer konularda olduğu gibi bu konuda da, hem anne ve babalara, hem de birbirlerine eş olacak erkek ve kıza, birtakım tavsiyelerde ve uyarılarda bulunmuştur. Eğer bu tavsiyeler, nazarı dikkate alınırsa mutlu bir yaşama kavuşulur ve evlilik, Allah'a doğru atılan bir adım sayılır. Aksi takdirde bedbahtlığa atılan bir adım olacaktır.

    Damat Seçimi

    Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor:

...Ahlâk ve dinini beğendiğiniz birisi kızınızı istemeye geldiğinde ona red cevabı vermeyiniz. Aksi takdirde yeryüzünde fesat ve büyük bozgunculuk olur.[1]

    Yüce İslâm dininin damat seçimi hususunda Müslüman anne ve babalara olan tavsiyesi şöyledir:

Eğer bir genç erkek, kızınızı istemeye gelirse, her şeyden önce onun dinî ve ahlâkî yönlerini araştırınız. Eğer, imanlı, ahlâklı, şerefli biriyse onunla vuslat (bağlantı) kurunuz. Damat seçiminde asla servet esas alınmamalıdır. Zira servet hiçbir zaman saadet kaynağı değildir. Halk arasında güzel bir söz vardır. "Parayla saadet olmaz." İş gerçekten de böyledir. Maddiyat üzerine kurulan binalar yine maddiyat üzerinde devam eder ve sonra yuvayı yıkan da yine bu maddî sebepler olur. Oysa maneviyat üzerine kurulan nice yuvalar, temeli doğrultusunda devam etmiştir ve etmektedir de.

    Damadın ahlâkî faziletleri, kemalleri ve dine olan bağlılığı mal çokluğundan ve servetten kat kat daha üstündür. Zira imanlı ve İslâmî ölçülere dayalı, görgülü bir damat, maddî açıdan fakir olsa dahi, ailesini geçindirebilecek, mesuliyet duygusundan noksan, heva ve hevesi peşinde koşan laubali zenginden daha şerefli ve daha üstündür. Resul-i Ekrem bu konuya ilişkin şöyle buyurmuştur:

Bir kimse kızınızı istemeye geldiğinde ahlâk ve dinini beğenirseniz onunla ilişkiye giriniz ve ona red cevabı vermeyiniz. Aksi takdirde karşınıza bü-yük zorluk ve sıkıntılar çıkar.[2]

    İşte Resul-i Ekrem (s.a.a)'in, Hazret-i Fatıma'yı evlendirirken dini tam, takvası tam, ahlâkı tam ve her yönüyle halkın en üstünü olan Müminlerin Emiri İmam Ali (a.s)'ı Abdurrahman ve Osman'ın bol servetine tercih etmesi bu sözün tecellisi olsa gerek.

EŞ SEÇİMİ

Eş Seçiminde Kızlara Tavsiyeler

    Bilin ki, dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir. Bir bezentidir ve aranızda bir övünmedir ve bir mal ve evlât çokluğu gayretidir ancak. Bu tıpkı bir yağmura benzer ki, bitirdiği nebatlar e-kincileri şaşırtır, sevindirir. Sonra kuruyuverir de bir de bakarsınız ki sapsarı olmuş, dağılıp git-miştir. Ahiretteyse çetin bir azap ve Allah'tan mağfiret ve razılık vardır. Dünya hayatı ise aldatıcı bir zevkten başka bir şey değildir.[3]

    Kur'ân-ı Kerim'den aldığımız bu ayetten hepimizin, özellikle evlenmek üzere olan ve evlenmeyi amaçlayan kızların ders alması gereklidir. İslâm dininin her nesle olan tavsiyesi ve yapılmasını istediği şey ayet gereğince maddî hedeflerden yana olmamak ve ona bel bağlamamaktır.

    Güzellik, servet, mal çokluğu ve zenginlik hepsi maddeye girer. Dünya ve ahiret saadeti, önceden de belirttiğimiz gibi bu temel üzerine bina edilirse sapma ve çökmeye vesile olur ve bu pek de uzak ihtimal değildir. Şöyle bir tabir vardır: "Hayat kadınları kendilerini her gün paraya satarlar, maddiyat için evlenen kızsa bir kez satar kendini ve sonra bu yolu devam ettirmeye çalışır."

    Müslüman bir kızın seçeceği eşinde araması gereken ilk değerler iman, takva ve ahlâk esasına göre olmalıdır.

    Kız, kişinin varlığıyla değil varıyla evlenmelidir. Hz. Cafer Sadık (a.s) bu konudaki mektubunda bir şahsa cevaben şöyle yazmıştı:

Kim sizden kızınızı isterse, ahlâk ve dinini beğenirseniz onunla vuslat kurunuz.[4]

  İmam Bâkır (a.s)'dan şöyle nakledilmiştir:

  Birisi, Allah Resulü'nün yanına varıp evlilik hakkında istişare ettiğinde, Hazret ona, "Dindar biriyle evlen." diye buyurdu.[5]

   İmam Ali (a.s)'a; "Akrabalarımdan kötü ahlâklı birisi kızımı istedi, sizin görüşünüz nedir?" diye sorulduğunda, "Kötü ahlâklıysa kızını onunla evlendirme." şeklinde cevap vermiştir.[6]

   Yine İmam Hasan (a.s) da, "Bekâr bir kızım var, onu nasıl bir erkekle evlendirmeliyim?" sorusuna; "Onu takvalı birisiyle evlendir, zira kızını severse kıymetini bilecek, sevmezse de ona zulmetmeyi reva görmeyecektir." şeklinde cevap vermiştir.[7]

EŞ SEÇİMİ

Eş Seçiminde Erkeklere Tavsiyeler

   Her şeyden önce şunu belirtmeliyiz ki, kızlar için önerilenlerin hemen hemen hepsi erkekler için de geçerlidir.

   Erkeğin ilk vazifesi görücülükten önce kızı ve kız tarafını iyice araştırmak ve bu konu üzerinde çokça düşünmektir. Zira bir anlık yanlış karar, bir ömür boyu mutsuzluğa sebep olabilir.

   Erkeklerde aranan iman ve takva, kızlarda da aranmalıdır. Müslüman bir erkek güzel olduğuna inandığı iffetsiz bir kızla evlenmemelidir. Nasıl ki iffetli bir kadın namussuz bir erkekle evlenemiyorsa bu da böyledir. Yüce Allah Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurmuştur:

Kötü kadınlar, kötü erkeklere; kötü erkekler, kötü kadınlara; iyi ve temiz kadınlar, iyi ve temiz erkeklere; iyi ve temiz erkekler, iyi ve temiz kadınlara (yaraşır). Bunlar, onların demekte olduklarından uzaktırlar. Bunlar için bir bağışlanma ve güzel bir rızk vardır.[8]

   Her güzelin ve zenginin iffetli ve imanlı olmayacağı gibi, her iffetli ve imanlı kimsenin (zahirde) güzel olması mümkün olmayabilir. O hâlde yukarıdaki ayet gereği insan Her şeyden önce kendini tanıyıp, kendine göre eş seçmelidir. Yine de güzellik diyorsa da, imanın yanında güzelliği aramalıdır, güzelliğin yanında imanı değil.

   Zenginlik iki kısımdır:

   1- Maddî zenginlik

   2- Manevî zenginlik.

   Resul-i Ekrem (s.a.a)'in "Kim bir kadınla sırf güzelliği için evlenirse, sevdiği şeyi onda göremez. Yine kim bir kadınla sırf onun malı için evlenirse, Allah onu malıyla yalnız başına bırakır. Öyleyse sizler dindarlarla evleniniz."[9] şeklindeki mübarek hadisi gereğince, esas alınması gereken zenginlik manevî zenginliktir. Şu hâlde ahlâklı ve dindar olmayan, ama çok güzel olan kadınlar Müslüman erkekler için anlam ifade etmemelidir. Resul-i Ekrem bu konu hakkında yine şöyle buyurmuştur:

   Kadının malı ve güzelliği için onunla evlenmeyiniz; zira güzellik onu bozabilir, servet ise onu itaatsizliğe sürükleyebilir. Onun dindarlığını birinci derecede tutup; kendinize eş seçiniz.[10]

   Sözümüzü birkaç hadisle tamamlamak istiyoruz:

   Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

   Ümmetimin en iyi kadınları, yüzü (fizik yapısı) güzel ve mehiri az olanlardır.[11]

   Yine Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuştur:

   Sakın ahmak kadınlarla evlenmeyiniz. Zira onun sevgisi belâ, doğurduğu çocuk ise alçak ve fasit olur.[12]

   İmam Cafer Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur:

   Kadınla yalnız malı ve güzelliği için evlenen (mal ve güzellikle) yalnız başına kalır. Ancak dini için evlenirse, Allah ona malı da güzelliği de rızk olarak bağışlar.[13]

-----------------------------------------------------

[1]- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl:1, b:28, h:6.

[2]- Vafi, Kitab'un-Nikâh, s.17.

[3]- Hadîd / 20.

[4]- el-Vafi, c.3, s.17, Bab'un-Nikâh.

[5]- Furu-u Kâfi, c.5, s.332.

[6]- Daha geniş bilgi için bk. Mekârim'ül-Ahlâk, s.153.

[7]- Müstedrek-ul-Vesail, c.2, s.218.

[8]- Nûr / 26.

[9]- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl:1, b:14, h:4.

[10]- Maheccet'ül-Beyza, c.3, s.85.

[11]- Furu-u Kâfi, c.5, s.324.

[12]- Ca'feriyat, s.92.

[13]- Vesail'uş-Şia, Kitab'un-Nikâh, böl:1, b:14, h:1.

 

 

 

EVLİLİĞİN ÖNEMİ

EVLİLİĞİN VE EVLİLERİN FAZİLETİ

Evliliğin Dünya ve Ahiret Eserleri

Her Şeyden İki Çift Yarattık

Birbirinin Elbisesi Olmak 

Kutsal Müessese

Niçin Evlilik?

 

  • Yazdır

    Arkadaşlarına gönder

    Yorumlar (0)